Münafıklar
Rasûl-i Ekrem’in Medine’de karşılaştığı büyük problemlerden biri de nifak hareketiydi. İslâm’a ve Hz. Muhammed (sav)’in peygamberliğine inanmadıkları halde kendilerini mü’min gösteren bu iki yüzlü zümrenin başını Abdullah b. Übey b. Selûl çekmekteydi. Abdullah b. Übey Hazrecliler’in reisi olup Evs ve Hazrec kabileleri arasındaki savaşların sonunda Yesrib’in idaresi kendisine verilmek üzere mutabakata varılmışken Hz. Peygamber’in hicretiyle bu gelişme suya düşmüş ve bu sebeple hayatının sonuna kadar ona karşı düşmanlık beslemiştir.
Rasûl-i Ekrem’in Medine’de karşılaştığı büyük problemlerden biri de nifak hareketiydi. İslâm’a ve Hz. Muhammed (sav)’in peygamberliğine inanmadıkları halde kendilerini mü’min gösteren bu iki yüzlü zümrenin başını Abdullah b. Übey b. Selûl çekmekteydi. Abdullah b. Übey Hazrecliler’in reisi olup Evs ve Hazrec kabileleri arasındaki savaşların sonunda Yesrib’in idaresi kendisine verilmek üzere mutabakata varılmışken Hz. Peygamber’in hicretiyle bu gelişme suya düşmüş ve bu sebeple hayatının sonuna kadar ona karşı düşmanlık beslemiştir. Şehirde yaşayan yahudiler ile Mekke’deki Kureyşli müşrikler de onun bu düşmanlığını tahrik ediyorlardı. Abdullah b. Übey’le birlikte diğer münafıklar, hemşehrilerine muhacirlere hiçbir şekilde destek olmamalarını tavsiye ederek onların şehirden ayrılmalarını sağlamak istiyorlardı. Münâfıklar Medine döneminde yaşanan birçok olayda her zaman fitneden yana olmuş ve müslümanların birliğini zedelemeye çalışmışlardır. Kur’ân-ı Kerîm’in altmış üçüncü sûresi olan Münâfıkûn sûresi bu zümre ve benzer özellikler taşıyanlar hakkında nâzil olmuştur.
|